Dürüye, Dicle'yi unutturacak
Asmalı Konak'taki Dicle rolüyle hafızalara kazınan İpek Tuzcuoğlu, Dürüye'nin Güğümleri dizisinde başrolü üstlendi. Mustafa Şevki Doğan'ın yönettiği, Cumartesi günü Star TV'de ekrana gelmeye başlayacak dizinin Muğla'daki setine konuk olduk, Tuzcuoğlu ile rolünü ve dizi hakkındaki detayları konuştuk.
Öncelikle yeni diziniz hayırlı olsun. Dürüye'nin Güğümlerinin konusunu sizden dinleyebilir miyiz?
- Dürüye'nin Güğümleri, tamamen bir köy komedisi. Ben Dürüye'yi canlandırıyorum. Sevgi dolu, çok doğal, mert, girişken, aynı zamanda namazında niyazında, çocuklarına çok düşkün bir kadın. 17 yaşındayken Zühtü'yle (Emre Kınay) evleniyor. Aslında köyün ağası Duran'ın da (Uğur Çavuşoğlu) Dürüye'de gözü var ama Zühtü daha çok başlık parası verdiği için babası Dürüye'yi onunla evlendiriyor. Zühtü, işi nedeniyle Almanya'da yaşıyor. Dürüye'nin yanına her geldiğinde de bir çocuk yapıp öyle gidiyor! Toplam dört çocukları oluyor. Dürüye, Zühtü'nün yüzünü 15 sene boyunca göremeyince boşanmak istiyor ama bir türlü boşanamıyor. En sonunda bir kadın hakim, onun derdini dinleyip tek celsede boşanmasını sağlıyor. Bu arada Zühtü'nün Almanya'da başka bir kadından da çocuğu var. Orada iflas edince, çocuğunu da alıp Dürüye'nin yanına geliyor. İşte hikayemiz de böyle başlıyor.
İki senedir dizilerde rol almıyordunuz. Bu bir tercih miydi, teklif mi gelmedi?
- İki sene önce Mahşerde rol almıştım. Sonrasında O... Çocukları filminde oynadım ve iki ayrı televizyon programında sunuculuk yaptım. Bu arada yaşadığım ilişki nedeniyle Bodrum'da çok sık bulunduğum için, hakkımda Oyunculuğu bıraktı, Bodrum'a yerleşti gibi haberler çıktı. Ama yeni bir dizide rol almamamın nedeni, gelen teklifler içinde İşte bu diyeceğim bir proje olmamasıydı. Zaten kabul etmediğim beş-altı dizi projesi de kısa sürede yayından kaldırıldı.
İNEK SAĞDIM, TRAKTÖR KULLANDIM
Peki Dürüye'nin Güğümleri dizisini kabul etmenizdeki etken neydi?
- En önemli etken, yönetmenimiz Mustafa Şevki Doğan. Çalışmak istediğim yönetmenlerden biriydi kendisi. Ayrıca öykünün sıcaklığı, samimiyeti, senaryoyu okurken beni eğlendirmesi ve tabii ki yapımcının güvenilirliği diziyi kabul etmemde etkili oldu.
Köy yaşamına alışabildiniz mi?
- Evet, ayrıca burada birçok şeyi ilk kez denedim; inek sağmak, tavukları yemlemek, traktör kullanmak, küçük bebekleri sırtıma bağlayıp iş yapmak gibi. Tabii bu arada komik iş kazaları da oluyor, mesela çekimler sırasında tezeklere basabiliyoruz...
Asmalı Konakta Dicle'yi canlandırmıştınız, izleyici sizi hala o rolde hatırlıyor. Sizce Dürüye, Dicle'yi unutturabilecek mi?
- Kesinlikle unutturacak. Sanırım buna inandığım için gelen dört proje arasından Dürüye'nin Güğümlerini seçtim. Hala birçok kişi Hiçbir iş Asmalı Konak gibi olmuyor diyor, beni Dicle olarak seviyorlar. Bir oyuncunun fenomen olacak rollere denk gelmesi kolay değil, ben Dürüye'nin de Dicle gibi fenomen olacağına inanıyorum.
ÇOCUKLAR AĞLAYINCA ÇOK ZORLANIYORUM
Dizide şiveli konuşuyorsunuz, bunun için özel ders aldınız mı?
- Dizide köyün akıllı delisi' Adsız'ı canlandıran Volkan Baş, oyuncu koçluğumuzu yapıyor. Onunla şive çalışıyoruz. Bir de Köyceğiz yolundaki bir mekanda kahvaltı etmiş, orada Firdevs adlı bir kızla tanışmıştım. Konuştuğumuz üç saat içinde ondan çok şey öğrendim. Firdevs'in düğününe bile gittim! Buradakilerle iç içeyiz anlayacağınız. Rolüm için onları izliyorum, sürekli gözlem yapıyorum...
Çekimlerde zorluk yaşıyor musunuz?
- Birlikte çalıştığımız küçük çocuklar ağlayınca çok zorlanıyorum. Anne olmadığım için nasıl davranmam gerektiğini tam olarak bilemiyorum çünkü. Anne olmak başkadır ya hani, bir anne çocuklarına herkesten başka bakar, başka sever, anneyi oynayan bir oyunucunun da anneliği içselleştirmesi gerekiyor. Ben de dizide çocuklarımı oynayan kızlara kendi kızlarım gibi bakıyorum. Hatta onlara çekim aralarında Ben size böyle güzel güzel bakarsam, sakın şaşırmayın diyorum. Onlar daha uzun süre benim kızlarım olarak kalacak...
Başrolü Emre Kınay ile paylaşıyorsunuz. Aranızdaki uyum nasıl?
- Emre üç ay önce benim sunduğum televizyon programına gelmişti. Bir türlü beraber çalışamadık diye hayıflanmıştık. İşte sonunda denk geldi ve bir aradayız. Emre'nin enerjisi çok güzel, aynı zamanda çok iyi bir insan. Birlikte gayet uyumluyuz.
AŞKIMDAN YANIP KÜL OLDUM SONRA KÜLLERİMDEN DOĞDUM
Aşk sizin için ne ifade ediyor?
- Aşk benim için yanma halidir. Gerçek aşktan bahsediyorum ama. Günümüzde insanlar değişik değişik kişilerle birlikte olmayı, yatıp kalkmayı, şehvet ve tutkuyu aşkla karıştırıyor. Aşk, iki kişinin bir'lenmesidir. Aşkta ikilik yoktur, birlik vardır. Bir bütünlük halidir. Benim aşk kavramım biraz eski Türk filmleri tadında. Benim için gerçek aşk, yanmak demektir. İnsan bir kere yanar kül olur, ondan sonra küllerinden yeniden doğar, ben de şu an o durumdayım.
ARKEOLOG ANNE
Bu arada bir sinema filminde rol almayı düşünmüyor musunuz?
- Türkiye'de ilk kez çekilecek bir çocuk filminden teklif geldi. Olursa, arkeolog bir anneyi oynayacağım.
Yine bir anne rolü teklif edilmiş. Çocuk özleminiz var mı?
- Her kadın, anneliği tatmalı diye düşünüyorum. Ben çocuğu olan insanları çok şanslı buluyorum. İnşallah bir gün benim de olur. Ama çocuğu yapmış olmak için değil, aşk ve sevgiyle yapmak isterim.
Halim- Selahattin Taşdöğen(65): Dürüye’nin babası. Huysuz bir ihtiyar. Çarıklı köylü kurnazı, çok zor görür.
Duran Aga-Uğur Çavuşoğlu (45): Ümit ve Nimet’in abisidir. Köydeki süt toplama merkezinin sahibidir. Zengindir. Dürüye’ye aşıktır. Bu yüzden hiç evlenmemiştir.
Zühtü-Emre Kınay (45): Dürüye’nin kocası. Halime, Huriye, Hayriye ve Nazife’nin babasıdır. Evlendikten sonra Almanya’ya gitmiş, bir de orada Helga adında bir kadından İskender adında bir oğlu olmuştur.
